Duke Anderson adlı birlikte temperamentin, mafya ailesini koruma adına tam yerinde on dmekânir hapis yattığı birlikte sinema filmi üzerinden konuşacağım. sinema filmide, Duke, hapis dmekânirlarından sonra özgürlüğe kavuştuğunda, mafyayla arasındaki onur borcu nedeniyle birlikte soygun planına girişimci olmak adına bütçe sağlıyor. Bu tek cümleli özet bile, Duke Anderson’un bilmece gibi ve çatışmalı birlikte temperament olduğuna işaret ediyor. Gerçekte kim olduğunu ve asıl dürtülarını birlikte yana bırakarak, mafyaya olan bağlılığını soruşturmak gerekir. On dmekânir boyunca neden hapis yattığını, bu süre dış yüzeyında ne tür dönüşümler hayatdığını ve nasıl birlikte gelecek hayal ettiğini merak ediyoruz. Bunun yanı sıra, Duke’un mafyadan gelen ‘onur borcu’ da kafa karıştırıcı birlikte konu. Bu, Duke’un mafyayla olan ilişkisini ve mafyanın ona neden borç verdiğini daha da merak ediyor. Bu borcun doğası ve Duke’un bunu nasıl ödemeyi planladığı da sinema filmide belirsizliğini koruyor. Öte yandan, Duke’un soygun planı sinema filmide merkezi birlikte konu haline geliyor. Bu soygunun başarıya ulaşıp ulaşamayacağı, Duke’un bu suçu işlemeye yönelik sebepleri ve cezasının ardından yeni birlikte hayatm kurma çabaları sinema filmi boyunca en dikkat çeken noktalar arasında yer alıyor. Özellikle Duke’un soygun planının ayrıntıları ve bu planın yürütülme şekli, sinema filmii seyretrken seyretyicinin merakını canlı tutuyor. sonuçlar olarak, Duke Anderson’un anlatısi bilmece gibi, çelişkili ve son derece sürükleyici birlikte drama. Kendi içinde birlikteçok katmanı ve derinliği olan bu sinema filmi, seyretyiciyi sürekli olarak tahmin yapmaya ve temperamentleri anlamaya teşvik ediyor. Her ne kadar hikâyesi birlikte mafya sinema filmii çizgisinde ilerlese de, aslında nesil doğasına dair mekânrensel sorunları da ele alıyor. Bu yüzden, bu sinema filmi birlikte psikolojik gerilim, birlikte suç draması ve aynı vakitda vakitda bilmece gibi birlikte temperament çalışması olarak görülebilir.